İstanbul Kuyumcular Odası eski kurucularından Misak Oskanyan, 12 yaşında başladığı kuyumculuk mesleğine, 1962 yılında açtığı kendi firmasıyla hala devam ediyor. Değerli sadekar, oğluyla birlikte çalıştığı atölyesinde imalat ve satış üzerine faaliyet gösteriyor.
"Bizim üniversitemiz Kapalıçarşı’dır.” diyen Oskanyan, sektörün gelişimi üzerine şu yorumlarda bulundu ;
Eski Komşuluklar Kalmadı
"Kuyumculuk sektöründe ne yazık ki eski tarzımız, eski ustalarımız unutuluyor. Bununla birlikte artık usta-çırak ilişkisi çok zayıf. Hatta yok denecek kadar az. Üretim anlamında ise makinalaşmanın olumlu katkıları olsa da, ince işçiliklerimiz, el yapımı ürünlere olan ilgimiz azalmış durumda. Bu kalitenin düşmesine sebep oluyor ve sektörü kötü etkiliyor diye düşünüyorum. İnsani değerler ve esnaf ilişkileri açısından bakarsak da eski komşuluklar artık yaşanmıyor.”
Son dönem altın fiyatlarının çıkışının etkileri ve satışlar ile ilgili ise;
Altın Fiyatı Değil Taklit Ürünler Etkiliyor
"Altın fiyatlarının iniş çıkışı dünya borsası ve politikası ile ilgilidir. Fakat bu durumlar tarzımız itibari ile bizi çok etkilemiyor. Sanat değeri yüksek, değerli taşlar içeren, tasarım ürünler yapıyoruz. Tüm bu özellikler bir araya geldiğinde, altın madeninin fiyatı çok da düşünülmüyor. Son dönem satışların durgun olmasında, bu fiyatlardan ziyade, taklit ürünlerin piyasaya yayılmasının etkisi var. Sanata ve emeğe değer verenler azalsa da hiç yok değiller.” dedi.
YORUMLAR