Besay Jewellery Show başlıyor

Yerli ve yabancı birçok müşterilerini fuar dönemlerinde en iyi şekilde ağırladıklarını da sözlerine ekleyen Ömer Kaya, Ekim fuarının zamanlamasının gayet doğru olduğunu, firmaların isterlerse bu fuara yapacakları yatırım ile fuarın ikinci önemdeki kimliğinden çıkarabileceklerini ifade etti.

Özgün tasarım anlayışıyla ve el işçiliği yoğun üretim tarzıyla sektörümüzde farklı bir noktada yer alan Besay Kuyumculuk; yeni tasarımlarını müşterilerine ilk kez sunmaya hazırlanıyor. Besay Kuyumculuk firma sahibi Ömer Kaya; İstanbul’da düzenlenen iki fuarın da sektöre dinamizm kattığını ve bu fuarların katılan firmalara sürekli kendini yenileme için ekstra bir motivasyon unsuru oluşturduğunu söyledi. Firmaları için Ekim fuarının Mart fuarı kadar önemli olduğunu, özellikle son yıllarda Ekim fuarında ciddi bir canlanma gözlemlediklerini kaydeden Kaya; "Biz herşeyden önce fuarları ticari bir mecra yerine, markamızı ifade ettiğimiz, eski ve yeni müşterilerimizle biraraya geldiğimiz, yepyeni ürünlerimizi lanse ettiğimiz bir iletişim platformu olarak görüyoruz” dedi.

Bu fuar için doğal değerli taşlar ile pırlantanın kombine edildiği çok farklı bir koleksiyon hazırladıklarını ve bu koleksiyondaki modellerin kısa sürede piyasada anonim haline geleceğini iddia eden Ömer Kaya; "Değerli doğal taşlarla ve pırlantayla bezediğimiz modellerimiz sınırlı sayıda olacak. Bu modellerimizin çoğunun anonim olacağını tahmin ediyoruz ve yıllarca klasik ürünler sınıfında üretilmeye çalışılacak. Ayrıca sınırlı sayıda üreteceğimiz için alanın olacak. Biz doğal taşların şekline göre herbiri için ayrı bir montür, hazne ürettik. Bu ürünlerimiz simetrik değil taşın doğal haliyle asimetrik olacak. Zaten bu tarz ürünleri tercih edenler, taşı en doğal halinde kullanmayı tercih ediyorlar” diye konuştu.

 

 

Kaya; çocuk ve kadın bilezik, bilekliklerinde, kolye modellerinde yeni ürünlerini fuarda sergileyeceklerini açıklayarak sözlerini şöyle sürdürdü:

"Fuarlar gerçekten sektörümüz için çok önemli itici güç oluşturuyorlar. Firmalar rekabet ortamlarında daha iyisini üretme kaygısı taşıyorlar. Fakat fuar atmosferinde etkileyici nüansları ortaya koyamıyoruz. Tek düze stantlarla, zengin kültürel değerlerimizi sergileyemiyoruz. Bence yeni markaların fuarlara katılımları için pozitif ayrımcılık yapılabilir. Bu yeni markalar daha çok desteklenmeli. Çünkü yeni markaların bizim gibi köklü firmaları sürekli daha sıcak tutacağını ve zorlayacaklarını düşünüyorum. Böylelikle ortaya bir sinerji çıkacak bu sinerji de sektöre artı değer katacaktır.”

 

 

Yerli ve yabancı birçok müşterilerini fuar dönemlerinde en iyi şekilde ağırladıklarını da sözlerine ekleyen Ömer Kaya, Ekim fuarının zamanlamasının gayet doğru olduğunu, firmaların isterlerse bu fuara yapacakları yatırım ile fuarın ikinci önemdeki kimliğinden çıkarabileceklerini ifade etti.