ATA Karnesi İçin Çalışma Yapılacak
ATA karnesi, taraf ülkeler arasında, başka herhangi bir belgeye gerek duyulmaksızın, eşyanın geçici olarak ithalat ve ihracatını sağlayan gümrük belgeleridir.
ATA karnesi, taraf ülkeler arasında, başka herhangi bir belgeye gerek duyulmaksızın, eşyanın geçici olarak ithalat ve ihracatını sağlayan gümrük belgeleridir. Bu karneleri almak için Ticaret Odalarına başvuran firmalar, yurt dışına çıkarmak istedikleri ürünlerin bedelinin yüzde 40’ı kadar bir teminat bırakmak zorunda kalıyor. Bu oranların yüksek olduğunu ifade eden firma sahipleri, konu hakkında çalışma yapılması ve bu oranın düşürülmesi gerektiği konusunda hemfikir. Habergold olarak, konu hakkında İstanbul Ticaret Odası Kuyumculuk Komite Başkanı Erhan Hoşhanlı ile bir görüşme gerçekleştirdik.
ATA Karnesinin Ticaret Odaları tarafından çıkarıldığını fakat Ticaret Odalarının bu görevi TOBB için yerine getirdiğini ifade eden Hoşhanlı, yurt dışına götürülecek ürünlerin yüzde 40’inin teminat olarak alınmasının TOBB’un öngörmüş bir uygulama olduğunu ifade etti. Daha önce bu oranın yüzde 160 olduğunu hatırlatan Hoşhanlı, bunun düşürülmesi için komitelerin çalışma yaptığını ve bu sayede bu orana düştüğünü söyledi.
"Yakında konu ile alakalı bir çalışma yapacağız”
Bu oranların bütün sektörler için geçerli olduğunu belirten Hoşhanlı, kuyumculuk sektörünün yükte hafif pahada ağır bir sektör olduğundan dolayı etkilenme oranının daha yüksek olduğunu ve yüksek maliyetlerin çıktığınısöyledi. Sektör açısından bu oranları halen yüksek bulduklarını sözlerine ekleyen Hoşhanlı, "Yapılan çalışmalar ile ancak bu rakamlara düşürebildik. Belki banka teminatına gerek kalmadan, kişisel veya şirket teminatların verilmesi kolaylaştırıcı bir unsur doğurabilir. Bunun üstünde duruyoruz ve önümüzdeki günlerde bununla alakalı çalışmalarımız olacak” seklinde konuştu.
TOBB’un uyguladığı bu oranın, dünyadaki Türk şirketlerinin yurt dişi fuarlarına katılımındaki ve geri dönüşlerindeki risklerine dayalı olarak ortaya konan bir oran olduğunu kaydeden Hoşhanlı, Türk firmalarının yurt dişi fuarlarına katılma tecrübesini artırdıkça risk oranının düşeceğini ve bu oranların da ayni şekilde düşürülmesi konusunun gündeme getirileceğini söyledi.